Asya kıtasında uzun süredir pusuda bekleyen bir kriz yeniden patlak verdi. pakistan ve Hindistan, Keşmir meselesi etrafında dönen tarihi gerilimlerini, bir kez daha sıcak çatışmaya dönüştürmüş durumda. Son olarak Pakistan, Hindistan’a ait 12 Harop SİHA’sını düşürdüğünü açıklarken, çatışmalarda 31 can kaybı yaşandı.
Bu gelişmelerin ardından akla gelen ilk soru şu: Bu savaş sadece sınırlı bir misillemeden mi ibaret kalacak, yoksa nükleer gölgesi altında bir felakete mi evrilecek?
Gerilim Nasıl Bu Noktaya Geldi?
22 Nisan’da Hindistan’ın Pahalgam bölgesinde yaşanan ve 31 kişinin hayatını kaybettiği terör saldırısı, zincirleme bir çatışma sürecini başlattı. Hindistan, 6 Mayıs’ta Pakistan’a füze saldırıları düzenledi ve hedeflerin “terör unsurları” olduğunu iddia etti. Ancak Pakistan’a göre vurulan yerler sivillere aitti. Bu ayrışma bile başlı başına iki tarafın olayı nasıl farklı okuduğunu gösteriyor.
Harop SİHA’larının Mesajı
Hindistan’ın Harop SİHA’ları kullanması, sadece teknik bir saldırı değil; stratejik bir mesaj. İsrail yapımı bu kamikaze İHA’lar, hedefini bulduğunda kendini imha ediyor ve etkisi yüksek. Pakistan’ın bu SİHA’lardan 12’sini düşürdüğünü açıklaması, ordusunun yüksek teyakkuz halinde olduğunu ortaya koyuyor. Ancak bu, çatışmanın sona erdiği değil; daha büyük bir savaşa hazırlandığı anlamına da gelebilir.
Sindoor Operasyonu ve Diplomatik Sessizlik
Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin saldırılara “Sindoor Operasyonu” adını vermesi dikkat çekici. Sindoor, Hindu kadınlarının evlilik işareti olarak alnına sürdüğü kırmızı bir tozdur. Bu adlandırma, operasyonun sadece askeri değil, kültürel bir mesaj da taşıdığını gösteriyor: “Bu topraklar bizim, bu ilişki kutsal.”
Ancak bu kadar sembolik bir yaklaşım, müzakere kapılarını zorlamaktan çok, duvar örüyor.
Türkiye Nerede Durmalı?
Bu noktada Türkiye'nin dış politika refleksleri de önem kazanıyor. Taraflara itidal çağrısı yapılması elzem. Çünkü bu çatışmanın uzaması, sadece Güney Asya’yı değil; Orta Doğu’dan Avrupa’ya kadar geniş bir bölgeyi etkileyebilir.
Sonuç Yerine
Pakistan-Hindistan gerilimi, sadece iki ülkenin değil, dünyanın ortak sorunu haline geliyor. Çünkü burada konuşan sadece top ve tüfek değil; geçmiş, kimlik, din, jeopolitik çıkarlar ve nükleer tehdit. Bu kadar karmaşık bir düğümün çözümü ise sadece diplomasiyle mümkün. Ancak ne yazık ki, diplomasi masası şimdilik sessiz…
